PWM'i tanimlarsam:
Piksellerin belirli araliklarla hizlica acilip kapatilmasidir. Bu Hz degerleri ise bu acip kapama isleminin frekansidir. Ekran parlakligini kontrol etmek icin uygulanir. Piksellerin acip kapanmasi kimi kullanicilarda titresme seklinde algilanabiliyor ve bazi insanlarin gozlerini rahatsiz edebiliyor. Ozellikle dusuk parlakliklarda daha belirginlesir. Bu sebepten Cinli panel ureticileri 3000 Hz'in bile ustune ciktilar. Insan gozu icin 3160 bandi limittir, ustunu algilayamaz zaten. Bu guzel bir haber. Samsung'un panelleri ise henuz 480 Hz'in ustune cikamadilar.
DC karartma ise:
Yine parlakligi kontrol etmek icin uygulanan bir teknoloji. PWM'e gore en buyuk artisi ise PWM'de frekans degeri parlakliktan parlakliga degisirken DC'de neredeyse tamamen sabit, frekansa dokunmaz. PWM'den teknik farki ise parlakligi direkt olarak piksellere giden voltaji duzenleyerek ayarlamasidir. Yani batarya acisindan da onemli bir kavram. DC karartmanin tek zayif noktasi ise renk tonlarina zarar vermesidir. Bu her OLED'de yuksek parlaklikta yasanan bir problem ama DC'de daha da belirginlesiyor.
Bunu saymazsak, DC'nin pikselleri titrestirmedigi icin cok daha iyi bir yontem oldugunu soyleyebilirim. Cunku gercekten fazla kullanicinin gozlerinin EMF'e ve dolayisiyla PWM'e hassasiyeti var ve DC pahali ama guzel bir cozum.